Sayfalar

Hrant Dink &Gelin, Vicdanımızla Bakalım

"Sağduyunun, vicdanın sesi suskunluğa mahkûm edildi. Şimdi o vicdan çıkış yolu arıyor." Bu çağrı hepimize. Eli herhangi bir kamera tutabilen herkese.Gelin, kameralarımızı elimize alıp dünyaya bakalım...


Dünyaya vicdanımızla bakalım.

Gelin, vicdanımıza görünenleri birbirimizle paylaşalım.

Mesela... Yol kenarında yalnız bir kadın olmak, sokaklarımızda bir engelli olmak.

Mesela... Kendi ülkesinde ‘sürgün’ olmak, ana babanın dayağa kalkan elini izleyen küçük bir çocuk olmak, okullarımızda başörtülü olmak, HIV pozitif olmak, dayağa mahkûm olduğu evinde hapis bir kadın olmak, cinsiyet ve cinselliği kapalı kutulara hapseden bir dünyada transseksüel ya da eşcinsel olmak, duyulur endişesiyle anadilinde konuşmaktan korkmak.

Mesela... Savaşmaya, eline silah almaya, öldürmeye mecbur kılınmak, koca şehirlerde zenginliğin orta yerinde açlık sınırında yaşamak. Hatta mesela... Bir sokak köpeği olmak... Dünyanın herhangi bir yerinde ‘öteki’ olmak.

Belki de mesela başkaları için önemsiz, sıradan bir ayrıntı olan ama tam da bizim vicdan gözümüze takılan o benzersiz şeyi bulmak.

Elbette vicdan sadece gözlerden ibaret değil. İyi ki de değil. Vicdanın bir de elleri var. Vicdan, kötülüğü sadece görmekle yetinmez, ona karşı harekete geçer. Vicdan, zulmü sadece kaydetmekle yetinmez, ona son vermek için mücadele eder. Vicdan, sadece mağduriyeti kayda geçmekle kalmaz, bizzat mağdur için, mağdurla dayanışma içinde bir şeyler yapmanın da derdinde olur.

Ve son olarak, vicdan tamamen özgürdür. En doğrusunu yine kendi bilir. Dolayısıyla yukarıda verdiğimiz tüm örneklemeler, sadece projeye katılmanız için ilham ve teşvik amaçlıdır; yollayacağınız işlerin çerçevesini tanımlama ve sizi sınırlama amacını asla gütmez.

Öyleyse gelin, dünyaya şöyle bir vicdanımızla bakalım. Ve en fazla 5 dakika uzunluğunda bir kısa film çekelim.

İhtiyacımız olan tek şey, bir çift göz, bir kamera ve gönül gözü vicdanımız.

Gelin, vicdanımızla bakalım. Ortak bir vicdan için vicdanlarımızı görünür kılalım.
“Gerçekliği kabul edip etmemek esasen herkesin kendi vicdan sorunudur, bu vicdan da temelini bizatihi insanlık denilen ortaklığımızdan, ‘insan’ kimliğimizden alır.”


Hrant DİNK