Sayfalar

ırkım meşktir benim, ülkem insan I OXYMORON - Ümit Aydın

ben,
benden çok uzaktaki bir iç savaştan
ağır yaralı dönerken
üstüne giydiğin o yalnızlığa
çok yakından baktım
beni affet!

etrafı dikenlerle çevrili
o esmer şehirde
beni öpersen
saçlarından kan akar
boşluğuna açılan kapının önünde
intihar etmeme izin verme
beni terk et!

kendisinin kıyısında
ağlayan bir çocuk var
geçmişiyle başa çıkamayan
yolculuğunun tam ortasında
seninle Oblomov'u tartıştı
dudaklarımı kestiğin bileti
bagajında unut
ve gözlerini kaybet!

1987 numaralı peronda
trafiğe takılmış bir yüz görüyorum
hiç kimse tarif edemiyor gideceğim yeri

“biz de bu şehrin yalancısıyız”

elleriyle yağmura şekil veren
karanlık bir yalnızlığın
içine boşalan Tanrı,
kabul etmiyor
akreditasyonunu kaybetmiş
sosyalist bir çocuğu…

“Tanrı yardımcın olsun”
hadi reddet!

bilinçaltına eğilip
üstüne yeni doğan güneşin vurduğu
içinden akan denizi gördüm
içimdeki çocukluğu aldırdın

“semi allahü li-men hamideh”
simsardır bekâret!

bazen ağ atılınca lama'lara
(Afrika hariç, entrika dahil)
objektife takılan mavi bir lens gibi
ölümün Salacak'dan doğuyor
bir virane takanın prezervatif kullandığını düşün
ondan sonra Bergman için ağla!
Werther'in acılarını oku
Sabbah'a inanma

ya da si.tir et!
kör bir balıkçının kırık aynasında
ölü bir gelecektir geçmiş…

sen
sana çok yakın bir OHAL bölgesinde
21. yüzyıla ağlarken
üzerime alındığım aşka
karşılıksız senetler verdim
göğüs kafesimdeki şiirasi ve asgari şurada
eğer kimseye göstermeyeceksen
sana annemin kimliğini hediye edeceğim

ırkım meşktir benim,
ülkem insan
gözyaşın başkent!

kürtaj isteyen Karayel
babalık davasına çağırıyor Keşişleme'yi
kötü amcalar oyuncak silahlar hediye ediyor
bense kâğıttan yaptığım gemileri siyaha boyuyor
Akdeniz'e bırakıyorum
ayrı şehirlerde
aynı miktarlarda ıslanalım diye…

dilim şiirdir benim
rengim gökyüzü
şivem yeryüzü
kalemim kardeş
kalemim sevgili
kalemim son kent!

ve seni seviyorum Antigone!