Referandum öncesi…
Başbakan’ın Diyarbakır mitingi…
Erdoğan kürsüde diyor ki:
“Biz, bir gece yarısı sokak ortasında ensesine kurşun sıkılarak katledilen, katilleri gecenin karanlığında kaybolup bir daha hiç ortaya çıkmayan, çıkarılmayan faili meçhullerin acısını çok iyi biliriz”.
Diyarbakır alkışlıyor.
Diyarbakır’ın sevdiği isimlerle devam ediyor Başbakan:
“Sevgili kardeşlerim; Ape Musa'nın, yani Musa Anter'in acısını bizler unutamayız.”
Ağlıyor Diyarbakır...
Bu konuşmayı yapan bir Başbakan’dan ne beklersiniz?
Hemen bir Komisyon kurup unutamadığı acıların üzerindeki perdeyi kaldırmasını; değil mi?
Meclis’e gidip “Gelin tarihimiz üzerindeki bu ayıbı daha fazla taşımayalım. Şu cinayetlerin faillerini bulalım” çağrısı yapmasını; değil mi?
Ama hayır!
Öyle olmadı.
Hatta tam tersine…
Başbakan ve partisi önceki gün (yani Diyarbakır konuşmasından 1,5 ay sonra) Meclis’te bunun sınavına girdi.
CHP, “Sabahattin Ali’den Hrant Dink’e uzanan süreçte işlenen, faili meçhul cinayetlerin, neden, nasıl ve kimler tarafından işlendiğinin, ardındaki karanlık yapının ve ilişkilerin araştırılması için” Meclis araştırma önergesi verdi.
Önerge, AKP oylarıyla reddedildi.
Yılbaşında da, yakınlarını faili meçhul cinayette kaybetmiş ailelerin oluşturduğu Toplumsal Bellek Platformu üyeleri, kendi aralarında Meclis’e gitmeyi tartışmışlardı.
Bir kısmı bunun hiçbir işe yaramayacağı kanısındaydı.
Diğer bir kısım, Meclis’ten umutluydu.
Bazıları ise “En azından konuyu gündeme taşımış oluruz. Kiminin de ikiyüzlülüğünü ortaya koyarız” diyordu.
Şubat’ta Meclis’te AKP temsilcileriyle de görüştüler.
“Acılarınızı paylaşıyoruz. Gerekeni yapacağız” sözleriyle, hatta gözyaşlarıyla ağırlandılar.
Sonuç?
Gözyaşı dökenler, önerge Genel Kurul’a geldiğinde hep birden “Hayır” dedi.
BDP de Şubat’ta “Ape Musa” da dahil, Güneydoğu’daki faili meçhul cinayet ve kayıplar için Meclis araştırması isterdi.
Sonuç yine aynı:
AKP oylarıyla “Red!”
Haziran’da yine CHP’nin önergesi:
“Gelin şu cinayetleri aydınlatalım!”
Cevap:
“Hayır. Şimdi vakit yok. Bir süre daha meçhul kalsın.”
CHP’nin önergesi reddedildi.
Ondan bir gün önce, bu işlere vakti olmadığı söylenen Meclis’te spordaki sorunların araştırılması için verilen Araştırma Komisyonu kurulma önerisi 10 dakikada kabul edilmişti.
Sonuçta Toplumsal Bellek Platformu toplantısında, “Hiç olmazsa ikiyüzlülük sergilenmiş olur” diyenler haklı çıktı.
Peki “Bir gece yarısı sokak ortasında ensesine kurşun sıkılarak katledilen, katilleri gecenin karanlığında kaybolup bir daha hiç ortaya çıkmayanlar”ın aileleri kendini kandırılmış hissetmez mi?
Diyarbakır bunu unutur mu?
Başbakan bir daha gittiğinde “Ne oldu o konuşma” demez mi?
Meclis, topyekûn itibar kaybetmez mi?
AKP, meçhul failleri kollar duruma düşmez mi?
Başbakan’a o acıklı konuşmayı yazan metin yazarlarının şimdi bir de bunlara cevap yazması gerekiyor.